REHA ÖREN

Bak şu Lübnandaki Ermenilerin yaptıklarına?Göz diktiler Kozan’ın taşına toprağına…

Lübnan Antilyas’taki Kilikya Katogikoslu’nun Adana kozan’daki tarihsel mülklerinin iadesi için başlattığı hukuk mücadelesi sürüyormuş! Şu meşhur Hırant Dink’in yönettiği Agos Gazetesi haberi okurlarına böyle duyurmuş!Haberi Türklerin dışında bütün dünya duymuş…

İstanbuldaki Ermeni patriği vefat eden Lübnan Ermeni Katolik Kilisesi Katolikos Patriği Krikor Bedros XX. Gabroyan’a taziye mesajı gönderdi. Bu insanlık gereğidir. Lakin Kadasetli Patrik Sahak II. Hazretleri,(!) Lübnan Ermenilerin arazi talepleri ile ilgili açıklama yapmamıştır.Neden’i ise merak konusudur…

Yıllar önce Adana’da yapılan tapu tescilinin emsal teşkil edeceğini belirtmiştik. Şimdi de bu dava ortaya çıktı. Bu mesele ulusça ele alınmalı ve mutlak surette bir platform oluşturulmalıdır. Kozan’daki dava ülkenin her tarafında açılacaktır. Toprak alamasalar bile gayeleri tazminattır.

Böyle duyurdu bir zamanlar Hırant Dink’in yönettiği Agos Gazetesi haberi

Bilenler bilirler, hatırlayanlar hatırlarlar. Hırant Dink suikastı olmuştu.
Hırant Dink öldürülmüştü. Davası hâlihazırda netlik kazanmadı. Suikast elbet elimdi. Olmaması gerekirdi. Buna biz de üzüldük.
Ama “Hepimiz Hırant’ız” diyecek kadar değil elbet… O vakitler spor kulüpleri maça çıkarken “Hepimiz Hırant’ız “forması giydirenler bu gelişmelerden sonra ne diyecekler? Hırant Dink’in yönettiği Ermeni Agos Gazetesi bir süre önce bir haber yayınladı. Haberde Türkiye Ermenilerine ve Dünyaya önemli bir mesaj içeriği vardı. Agos Gazetesi’nin ‘Kozan mülkleri davasında süreç ilerliyor” başlıklı haberi dikkat çekiyordu. Haberin içeriğinde ise Lübnan Antilyas’taki Kilikya Katolikosluğu’nun Adana Kozan’daki tarihsel mülklerinin iadesi için başlattığı hukuk mücadelesinde yeni bir sürece girildiği belirtiliyordu.
Mahkeme aşamasında olan bir dava için Agos Gazetesi hüküm yürütecek bir meseleyi yayınlama cüretini nasıl ve kimden almıştı? Bilmiyoruz!
Ancak bildiğimiz Dava Lübnan’dan açılıyor ve İstanbul Barosu’na kayıtlı bir avukat işi üstleniyor.
Dava neden Lübnan’dan açıldı? Bu ayrı bir mesele. Anlaşılıyor ki Lübnan’daki Ermeniler meseleyi uluslararası boyutlara taşımak istemektedirler. Yine bilenler bilirler Adana’da 10-15 yıl kadar önce nöbetçi bir hâkim bir karar alarak Tepebağ’da tapu tescilini gerçekleştirdi. O vakitler bunun ileride emsal teşkil edeceğini belirterek, münferit bir karar olmadığını yazmış ve kamuoyunun ilgisine aktarmıştım.
Süreçte tarih huzurunda yine haklı çıktım. Lübnanlı Ermeniler davayı önce uluslararası mahkemede açmayı denemişler. Fakat uluslararası kurumlardan davanın önce yerel mahkemede açılması uyarısını alınca da Türkiye’de ve Kozan’da açmışlar.
Ayrıntıları Agos’un haberinden ve onların çerçevesinden izleyelim. “Davaya bakan Kozan 2. Hukuk mahkemesi tahkikat aşamasına geçilmesine karar verdi. Katolikosluk daha önce mülklerin iadesi için (Buraya dikkat edin!) Anayasa mahkemesi ve Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’ne başvurmuş ancak, iç hukuk yollarının izlenmesi ihtiyacı oluşmuştu.
(Agos ’un bu vurgusu dikkat çekici).
Lübnan’daki Ermeniler hukukun bu yolunu ve yöntemini bilmiyorlar mıydı?
Yoksa bilerek uluslararasında gündeme gelebilmek için mi bu yolu seçtiler?)
“ Kozan’da dava açıldı. 30 Mart’da gerçekleşen davada Kozan 2. Hukuk Mahkemesi ön inceleme aşamasının tamamlanıp tahkikat aşamasına geçilmesine hükmetti. Böylece dava mahkemece kabul edilmiş oldu.” Katolikosluk Avukatı Cem Sofuoğlu Agos’a duruşma hakkında bilgi verdi.
Agos’un haberini okumaya devam edelim. “Mahkemenin delilleri toplama kararı verdiğini söyleyen Sofuoğlu, Kozan Belediyesi ve Hazine’nin Katolikosluk için öne sürdüğü ‘tüzel kişiliği yoktur’, ‘yabancı kuruluştur’ Teminat yatırsın’, ‘Dava ehliyeti yoktur’ ‘Dava hakkı yoktur’, ifadelerinin mahkeme tarafından dikkate alınmadığını ve bunun önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
Sofuoğlu, mahkemenin delillerin toplanması kararında Katolikosluğun taraf ehliyetini kabul ettiğini ve Katolikosluğu yabancı kuruluş olarak görmeyerek teminat yatırılmasına gerek görmediğini vurguladı.”
Maksat gayet açık. Asıl mesele, Türkiye Ermenileri Patriğinin konuyla ilgili hiçbir açıklama yapmamış olması. Söz ekiplerinin danıştığı hukukçular, mülk iadesinin söz konusu olamayacağını, Lübnan Ermenilerinin asıl niyetlerinin tazminat olduğunu belirttiler. Bu dava çok önemli.
Emsal teşkil edecek ve ülkenin her tarafında benzeri davalar açılacak. Türkiye böylece uluslararası platformlarda Ermeniler tarafından kıskaca alınacak.

Kozan Belediye Başkanı Özgan
“Bir karış toprak vermeyiz”

Söz ekiplerinin görüştükleri Kozan Belediye Başkanı Kazım Özgan’ın dava karşısındaki tutum ve tavrı çok net.” Kimseye verilecek bir karış toprağımız yoktur” diyen Özgan, mahkeme aşamasında olduğu için yorum yapamayacağını ancak, bunun da “mücadeleden vaz geçmek anlamında olmadığını” söyledi.

CHP İl başkanı Çelebi
tenezzül bile etmedi.

Söz ekipleri uluslararası böylesi önemli bir meselede platform oluşturma girişimini başlattılar. Bu amaçla muhtelif siyasi parti liderleriyle görüşmelerde bulundular. Ne hikmetse CHP Adana İl Başkanı Mehmet Çelebi bizzat benim ısrarlı telefon aramalarına bile bakmadı. Oysa kendisiyle geçmiş de kısmen bir hukukumuz vardı. Demek ki başkan olunca hak da hukuk da kalmadı! Herhalde bu tutum ve tavrımızdan dolayı beni klasik söylemleriyle ‘faşist’ kategorisine koymuştu!
Yazdığım özel mesajda kendisinden özel bir talebim olmadığını belirterek Kozan Ermeni meselesini aktardım. Sayın başkan bu konuyu da küçümsemiş olacak ki yanıt vermek zahmetine katlanmadı.
Zat-ı Alilerinin bileceği bir iş. Anlaşılan o ki delegelerle muhatap olmaktan Ermenilere fırsat bulamıyor!
Ya da sayın Başkan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu konulardaki tavrını bilmiyor.
Sadece söylemlerinde Atatürk’ten bahsetmiş olmak ne ulusal ne de yurtsever olmaya yetmiyor. CHP bu kafayla sadece kendini oyalıyor, kandırıyor!
Adanalılara ve Türk halkına sesleniyorum.

Gelin bir platform oluşturalım.
Davet bizim icabet takdiri sizin…
Sürecek..

Arkadaşlarınızla paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
error: Alert: Content is protected !!